Kosova'nın sakin sokaklarında, bir çocuk belki de en masum ifadesiyle düşünülmesi gereken bir konuyu ele almaktadır: barış ve aile. Küçük kız, uluslararası topluluğun gözleri önünde sık sık göz ardı edilen bir hikâyeyi anlatmaktadır. Babası, savaşın karmaşasında kaybolmuş ve onun akıbeti hala belirsizdir. Gözyaşları arasında, kızın kelimeleri savaşın gerçek yüzünü yansıtmaktadır. Kızın dedesi, geçmişte yaşananların yankılarını hala hissetmektedir. Savaşın travmatik etkileri onu karanlık düşüncelere sürüklemiştir. Geceleri, evinin etrafında dolaşan tehlikeleri gördüğüne inanmaktadır. Tehditler onun ruh halini sarar ve kızının babası hakkındaki belirsizlik paranoyayı daha da artırır.